hindistan denilince akla gelen ilk şeylerden biri de şüphesiz ganj hintçesi ganga ki bu noktada esrara verilen hintçe ismin ise ganja olduğunu söylemekte yarar var biz türkler “ganja gidicem” şeklinde yol ararken esrara kavuşma ihtimali yüksek o yüzden ganga diyelim güvenli sularda kalalım.
ganj nehrine nereden giresin tuttu derseniz zoraki oldu. bildiğiniz gibi burada farklı milletlerden insanlarla beraber çalışıyoruz ki büyük çoğunluğu haliyle hintli ve ganj hintliler için kutsal bir nehir kirliliğine bakınca beden kirlenmesi garanti gözükse de hintliler ruhların, günahların temizlendiğine inanıyorlar e bizde bu kutsal şehirde mutlaka girmemiz gerektiğimiz temizlenmemiz gerektiğini söylediler sordular.
tabii burada şöyle bir ayrıma yer vereyim eğer tıpış tıpış teslim olmazsam olay büyüyecek bu sefer tüm bedeni sokmak zorunda kalacağım ki yani akşam rüyalarım kaçıyor. dedim ki en iyisi olayı seri şekilde bitirmek bizim hintli mühendis arkadaşı da aldık haydi dedik ganga ganga yüzü gülüyor hadi dedi türk ekip ve bir hintli gittik ben altıma sandaletleri almışım bir yer seç dediler e acemisiyiz buraların e hadi dedim şurada gireyim bari.
paçaları sıvadım bir güzel girdim bir yandan da gülmeler bana karşı anlam veremiyorum ama acayip kıllanmış haldeyim. bir dakika sonra fotoğraf çektirdik su içinde kanıt olsun diye ama bir sorun var benim ayaklar balçığa saplanmış, seçtiğim yer silme balçık. resimde gördüğünüz bhupesh nam hintli arkadaş el verdi de çıktık ganga’dan ama ayaklar çamur içinde. gülerek yok dedi senin günahlar çok bak yapıştı ayaklarına. haydaaa tamama yani sütten çıkma ak kaşık değilim ama bu kadar da değilimdir falan derken insanlar iyice yerlerde gülüyor.

meğer ben yanlış yerde girmişim ganja ileride başka bir yerde, fotoğraflarda görülen basamaklı giriş yerlerinden, giriliyormuş ganj nehrine. oraya gittik çamurları temizledim ayağımdaki. artık olmuştum ganga ya bir günahkâr ruh girmiş ak pak bir ruh çıkmıştı…