alsında hep arkadaş sohbetlerinde muhabeti oluyor yeni filmler konuşuluyor sonrasında havada kalıyor (söz uçar yazı kalır 🙂 ) geçen gün buraya da yazıp paylaşmak istedim daha doğrusu yazıyı okuyan arkadaşların beğendiği yönetmen ve filmelerini eklemesiyle eksik filmimiz var mı ki kesin vardır görelim bakalım vizyonumuzu gelişletelim hem de blogumuz biraz web 2.0 formuna (forum değil altını çizerim form) girsin istedim ( şimdi sizin blog zaten bir web 2.0 konsepti değil mi dediğinizi duyar gibiyim ama bu hali hiç de değil bir sonraki yazım da detaylandıracağımdan şimdilik bu kadar yorum yeter) .
fa yeung nin wa, six days, 2046 / kar wai wong benim gerçekten hastası olduğum ve bana hong kong sinemasının kapılarını açan asya sinemasına merakımı uyandıran, neden olan yönetmendir kendisi. özellikle imkansız veya başka bir deyişle bulunamayan aşk iskeletindeki filmleri özellikle buarada konu edilen üçlemesi ise ne diyebilirim favorilerimden…
requiem for a dream , the fountain / darren aronofsky ; aslında burada yönetmenin öne çıkan ve herkesçe bilinen filmi kesinlikle pi ama benim favorim olan r.f.d. kesinlikle bir başyapıt. izlediğimde özellikle müthiş yıkımlı sonu ile beni nerdeyse tokatladı diyebilirim kendime gelmem nerdeyse 1 haftamı almıştı diğer yapım ise r.f.d. kadar olmasa da etkileyici bir film
oldboy / chan-wook park ; 18 veya 16 yaş altının (karar organı değilim ne de olsa) kesinlikle izlememesi, izlemesi halinde hayatlarında kötü yaralar açacak gerçekten bende bile acayip bir ürperti yaratmış karanlık film.
volver , hable con ella / pedro almodovar ; her iki film de sıradan insanı ele alışı ile ( volver de ensest ilişki kurbanı anne ile kızı ve dışarıdan sırdan olan hayatlarının aslında ne kadar karmaşık olduğu hable con ella da ise gerçek aşka farklı bir bakış söz konusu) olmayan sıradanın sıradışılığını sergileyişiyle bence çarpıcı yapımlar.
hotel rwanda / terry george ; ne diyeblirim ki film aslında herzamnki klasik afrika içsavaşı filmlerine beniyor olabilir ama inanın bana bundan fazlası var hemde çok fazlası
closer / mike nichols ; romantizm ve melankonide beni tavana vurduran bir yapım burada film romantizm de nombre uno, tabii tam bir 21.yy romantizmi 🙂
p.s.: lütfen donnie darko demeyin lütfen …
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.